Hızlandırılmış Bordro Eğitimi
İnsan kaynakları ve bordro sektöründe şimdiye dek verdiğimiz sayısız eğitimlere bir yenisini daha ekliyoruz.
İnsan kaynakları ve bordro sektöründe şimdiye dek verdiğimiz sayısız eğitimlere bir yenisini daha ekliyoruz.
2020’de ansızın gelen ve dünyayı etkisi altına alan pandemi tüm sektörleri hızlı bir değişime itti. Ölüm ve hasta sayılarının dünyanın birçok ülkesinde dalgalar halinde artması, doktor, sağlık personelleri ve hastanelerin kapasitelerinin üzerinde mücadeleleri bir yandan, işleyemeyen fabrikalar, yavaşlayan veya durdurulan lojistik ağları, işten çıkarılan birçok insan diğer yandan. Kısa sürede, sağlık krizi, sosyal ve ekonomik kriz iç içe girmiş oldu.
Çocukluğumun favori yazarlarından Jules Verne’in Balonla Beş Hafta ve Seksen Günde Devriâlem kitapları hepimizin hayal gücüne ilham kaynağı olmuştur.
Çarpıcı görsel sanat eserleriyle yıllardır gündeme gelen Sırp sanatçı Marina Abramovic şöyle der: Bugün %100 yeterli değil. %100’ünü vermekle kalma, sınırlarını zorla, yapabileceğinin de ötesine git. Bilinmeyen kimsenin çıkmadığı yolculuğa çık çünkü ancak bu şekilde medeniyeti ilerletebilirsin. %100 yeterli değil. Ancak %150 yeterince iyi.
Başarılı insanların çoğu yaşamlarını uzun soluklu bir yolculuk olarak görürler ve her gün birkaç kilometre koşarak aylar sonra katılacakları maratona hazırlanırlar. Kabulleri hiçbirşeyin birden bire olmayacağı ancak günbegün yorulmadan usanmadan aynı konunun üzerine çalışmanın onları uzmanlaştıracağı, geliştireceği ve alanlarının en iyisi yapacağıdır.
Pandemi yaşamımızı değiştirdi. Hızla virüsten korunarak nasıl profesyonel ve özel yaşamımızı sürdürebileceğimizin yollarına baktık ve pratik yöntemler geliştirdik. Evden çalıştık, maske taktık, sanal eğitimler aldık, online konferanslara katıldık, toplantılarımızı Zoom üzerinde yaptık. Peki bu yöntemlerin hangileri pandemi sonrasında da iş yapış biçimimizin parçası olacak? Hangileri kaybolacak?
Eğitim şart ve iş, işte öğrenilir. Aziz Türkçemizin klişeleşmiş iki kalıbı.
Jarvinen, Okunen ve Gulbe. 19. yüzyılda yaşamış Finlandiyalı üç iş adamı. Jarvinen reçel üretmekte, Okunen ayakkabı, Gulbe ise yumurta satmaktaymış. Fakir bir yaşamdan gelen bu genç adamlar tırnaklarıyla kazıyarak sanayilerinin en tepesine ulaşmışlar ve sonunda bağımsızlığa kavuşmuş ülkelerinin sosyal ve ekonomik gelişimine katkıda bulunmuşlar.
Bir yanda pandemiyi bir tasarım yenileme fırsatına çevirmeyi, sağlıklı, çevreci, ergonomik, yeni normale uygun çalışma alanları yaratmayı hedefleyenler, diğer yanda da, ufak değişikliklerle pandemiye uygun ofis uyarlamalarına gidenler var.
Gelecek bilimcilere göre, belirsizliğin ve geçiciliğin egemen olduğu 10 yıllık dönemin içindeyiz. VUCA (volatility, uncertainty, complexity and ambiguity) kayganlık, kararsızlık, karmaşıklık ve belirsizlik zamanı. Tek net olan sey, hiçbir şeyin net olmaması. Böyle bir dönemde ayakta kalabilmek için değişen şartlara esneklik göstermek, birbirimize yardım etmek ve birbirimize karşı anlayışlı olmak şart.
Son Yorumlar