Skip to main content
search

ahlak-ve-iyi-niyet-kurallarina-uymayan-haller-4857-sayili-is-kanunu-25-ii-d

İş Kanunun 25. Maddesin ikinci bendinin d fıkrasına göre işveren, işçinin iş sözleşmesini, kendisine, vekiline veya ailesi üyelerinden birine veya işverenin bir başka işçisine sataşması, cinsel tacizde bulunması veya işyerinde içki içmesi, uyuşturucu madde kullanması ya da işyerine sarhoş veya uyuşturucu madde almış olarak gelmesi halinde ve içki veya uyuşturucu madde kullanma yasağı başlıklı 84. Maddeye aykırı gelmesi durumunda, ihbar öneli tanımaksızın tazminatsız olarak feshedebilir.

Kanuna göre sataşma, sadakat borcuna aykırılığın özel bir hali olarak kabul edilmektedir. Sataşma, söz veya fiili tecavüz anlamına gelen bir harekettir. Sataşma işçi tarafından değil de işçinin bir yakını tarafından gerçekleşmişse olayın özelliğine göre bu davranış da bir haklı fesih nedeni sayılabilir. Buna karşılık Yargıtay bir olayda aksi yönde karar vermiştir. Yüksek mahkemenin kararına konu olan olayda, davacı kadın işçinin eşi, iş dolayısıyla ortaya çıkan bir tartışma nedeniyle işveren vekiline telefonda küfür etmek suretiyle sataşmıştır. Yargıtay, eşinin işveren vekiline sataşmasının iş akdi feshedilen davacı işçinin haklarını ortadan kaldırmayacağını, işçinin bu nedenle işten çıkarılmasının haksız olduğunu, ihbar ve kıdem tazminatının ödenmesi gerektiğini kararlaştırmıştır.

İşverene sataşmanın işyerinde veya işyeri dışında olması bir fark doğurmaksızın haklı feshe sebep olur. Ancak başka işçiye sataşma işyerinde olduğu takdirde bu fıkraya göre işverene haklı fesih imkânı verir. Çünkü işyerinde yapılmış olan sataşma fiilinin haklı neden sayılması, olayın işyeri düzenini bozması nedeniyledir. Ancak bu sataşma işyerinde çalışma düzenini etkilediği takdirde, işyeri dışında da olsa, haklı fesih sebebi oluşturur. İşçinin bayan işçiye cinsel tacizde bulunması da sataşma olarak nitelendirildiğinden işverenin ihbar öneli olmadan erkek işçiyi işten çıkarmasına neden olur. İşçinin ustasına küfür etmesi, işverene küfür ederek saldırması, iş sözleşmesinin feshi için haklı sebep oluşturur. Her ne kadar 25/II-d fıkrasında ‘işçinin’ sataşmasından söz ediliyorsa da, işçi yakınının sataşması işyerinin düzenini ve disiplinini olumsuz yönde etkiliyor, işçi-işveren ilişkisini çekilmez hale getiriyorsa, olayın özelliğine göre yine işverene derhal fesih hakkı tanımak gerekir.

İş Kanununun 25/II-d hükmünde sataşmanın mutlaka iş süreleri içinde ve hatta işyerinde gerçekleşmesi koşulu aranmamıştır. Eğer bu davranış işyerinin düzenini olumsuz yönde etkiliyor ve akdi ilişkiye devamı dürüstlük kuralları gereği çekilmez hale getiriyorsa, olay iş saatleri veya işyeri dışında meydana gelse de işveren lehine haklı nedenle fesih hakkı doğar.

İş Kanunun 25. Maddesinin ikinci bendinin d fıkrasında işçinin bu yasanın 84. Maddesine aykırı hareket etmesi de haklı nedenle derhal fesih nedeni sayılmıştır.

84/1’e göre ‘ İş yerine sarhoş veya uyuşturucu madde almış olarak gelmek ve işyerinde alkollü içki veya uyuşturucu madde kullanmak yasaktır’. Haklı fesih nedeninin doğumu için işçinin mutlaka alkolik veya uyuşturucu bağımlısı olması gerekli olmayıp 84/I’de belirtilen durumlardan birinin gerçekleşmesi yeterlidir. İşyerinde huzur ve güvenli bir çalışma ortamı sağlanması amacıyla işçinin alkol dışında afyon, eroin, kokain ve esrar gibi uyuşturucu bir madde alarak işyerine gelmesi sarhoşluk derecesine ulaşmasa da iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedilmesine sebep olur. Bu madde uyarınca, işçinin işyerine uyuşturucu madde alarak gelmesi yasak olmasına rağmen alkollü içki almış olarak gelmiş olması yasak değildir. İşyeri dışında alınan alkol sarhoşluğa yol açmışsa, bu şekilde işyerine sarhoş olarak gelmek yasaktır. Bu nedenle alkollü içki almış olmakla birlikte sarhoşluk belirtileri göstermeyen işçinin işyerine gelmesi bu madde kapsamında haklı neden olarak kabul edilmemektedir. Burada dikkat edilmesi gereken nokta, işyerine gelmeden önce içki içmiş olmanın haklı nedenle fesih için yeterli olmamasıdır. Buna karşılık işyerinde alkollü içki kullanmak, sarhoşluğa yol açmasa bile haklı nedenle fesih için yeterli bir sebeptir. Bu bakımdan işçiye zorla içki içirilmesi veya kendisine verilen içkinin alkollü olduğunu bilmemesi gibi iradesi dışında ortaya çıkan sarhoşluk halleri işverene haklı fesih imkânı vermemektedir.

İşveren işyerinin eklentilerinde belirlediği zaman ve koşullar çerçevesinde alkollü içki içilmesine izin vermiş olabilir (İş Kanunu m. 84/2 ). Alkollü içki üretilen işyerlerinde işin gereği olarak üretimi denetlemekle görevlendirilen veya alkollü içki satılan ya da içilen iş yerlerinde işin gereği alkollü içki içmek zorunda olan veya işin niteliği gereği müşterilerle birlikte alkollü içki içilmesi zorunluluğu bulunan işyerlerinde içki yasağı uygulanmaz ve iş akitleri bu nedenlere dayanarak feshedilemez.

İçki veya uyuşturucu madde kullanma yasağı

4857 Sayılı İş Kanunu Madde 84’e göre; işyerine sarhoş veya uyuşturucu madde almış olarak gelmek ve işyerinde alkollü içki veya uyuşturucu madde kullanmak yasaktır. İşveren; işyeri eklentilerinden sayılan kısımlarda, ne gibi hallerde, hangi zamanda ve hangi şartlarla alkollü içki içilebileceğini belirleme yetkisine sahiptir.

Alkollü içki kullanma yasağı;

a) Alkollü içki yapılan işyerlerinde çalışan ve işin gereği olarak üretileni denetlemekle görevlendirilen
b) Kapalı kaplarda veya açık olarak alkollü içki satılan veya içilen işyerlerinde işin gereği alkollü içki içmek zorunda olan
c) İşinin niteliği gereği müşterilerle birlikte alkollü içki içmek zorunda olan,
işçiler için uygulanmaz.

Örnek Olay ve Yargıtay Kararı

Yargıtay’ın bir kararına göre ‘İşçinin makinede çalışmak istemediği, yönetimine hakaret niteliğinde sözler sarf ettiği ve kendisini ikaz eden diğer işçinin üzerine yürüdüğü ve onu tehdit ettiği anlaşılmaktadır’. İş kanunun 25/II-d maddesi uyarınca işçinin işverene ve onun başka bir işçisine sataşması haklı fesih nedenini oluşturur. ( Bkz. Ek-5, Y9HD 20.6.1995 T. 1995/12819 T.1995/22344 K.)

DBS

Leave a Reply