Skip to main content
search

Kaynak: Datassist / Değişim Yelpazesi, Dünya Gazetesi

Don Tapscott ve Anthony D. Williams’ın VİKİNOMİ Kitlesel İşbirliği Herşeyi Değiştiriyor adlı kitaplarında, Wikipedia, MySpace, Facebook, YouTube gibi popüler örnekleri olan geleceğe öncülük edecek bir iş modelinden, Vikinomi’den farklı sektörlerden altıntılarla bahsediliyor.

Vikinomi ile yeni bir iş yapma biçimi doğuyor: sınır tanımayan, kapılarını dış dünyaya açan, herkesle inovasyon yapan, eskiden ‘gizli’ tutulan tüm kaynakları paylaşan, kitlesel işbirliğinden tamamen yararlanan, gerçekten global bir yapı oluşuyor.

Vikinomi’nin 4 Kriteri

Günümüzde değişim seyrini ve tüketici taleplerini tespit etmek ve bu paralelde servis ve ürünler geliştirmek, sadece şirket yönetiminin karşılayabileceği düzeyleri aşmakta. Son kullanıcılar, ortaklar, rakipler, eğitimciler, hükümet gibi toplumun her kesiminin üretime dahil edildiği dinamik bir birlikte çalışma sistemi, bu hızlı değişimin bir parçası olmak için uygun ortam oluşturabiliyor.

Uluslararası ölçekte çalışan geleneksel şirketler, çalışma biçimlerini; üstün insan sermayesine sahip olmak, müşteriye odaklanmak, global düşünüp yerel hareket etmek gibi temel kriterlere oturtur. Ancak, bunların yetersiz kaldığı durumlarla karşı karşıya kalır. Vikinomi ise, dört güçlü fikir üzerine kuruludur: Açık olma, peering, paylaşım, ve global hareket etme.

1. Açık olma kavramı, samimiyet, şeffaflık, özgürlük, esneklik, genişleyebilen taahhüt ve erişimi içermektedir. Bilgilerin kitlesel paylaşıma açılması, kullanılması, inovasyonların tasarlanıp, herkesin erişimine açık olması, finansal ve yönetimsel verilerin şeffaflaşması gibi birçok alanda açık olmayı esas alır.

2. Peering hiyerarşik örgütlenmeyi bir kenara bırakan ve yatay örgütlenmeyi baz alan bir yapı. Dünyanın her yerinden katılımcıların desteğiyle gerçekleşen işbirliğiyle, Linux gibi yazılım dünyasına katkısı tartışılmaz başarı örnekleri ortaya çıkıyor. 1991’de World Wide Web’in icat edildiği dönemde, Helsinki’den Linus Torvalds adında genç bir programcı Unix iletişim sisteminin basit bir versiyonunu yarattı. Adını Linux koydu ve online bir ilan panosu ile diğer programcıların paylaşımına açtı. Kendisiyle kontak kuran ilk beş programcı program üzerinde sabit değişiklikler yaptı. Torvalds bu sistemine genel kamu lisansı alarak, bu inovasyonların diğer kullanıcılarla paylaşılması şartıyla herkesin ücretsiz kullanımına açtı.

3. Paylaşım ise geleneksel bakış, entelektüel mülkiyet haklarını (patent, telif hakkı ve markalaşma) koruma altına almak gerekliliğini savunur. Oysa, viki şirketleri şöyle düşünür: Eğer bir ürün veya servis ücretsiz temin edilebiliyorsa, kim para vermek ister? Kimse para vermezse yatırıma harcadığınız ürünü nasıl geri toplayacaksınız? Örneğin, 1999’da birçok uluslararası ilaç firması, Ar-Ge projelerini geliştirmek amacıyla, moleküler biyoloji alanındaki araştırmalarını paylaşıma sundular. Bu çabalar dirençli hastalıkların tedavisine yönelik çabalara ivme kazandırdı.

4. Global hareket etmek global düşünmekle başlar ancak global hareket global anlamda rekabetçi kalmak, iş dünyasındaki gelişmeleri yakından takip etmek ve çok daha büyük bir yetenek havuzundan yararlanmakla gerçekleşebilir. General Motors’un CIO’su Ralph Szygenda’ya göre, çoğu büyük şirketin düştüğü yanılgı, uluslararası olup global olduğunu zannetmek. Oysa başarı için gereken yaklaşım, tüm dünyayı bir ülke gibi görmek ve bütünsel bir yönetim yaklaşımı sergilemek.

DBS

Leave a Reply