Skip to main content
search

ESG sürdürülebilirlik konusunda bir dünya kriteri ve finansal 3 konuya ağırlık veriyor.

1-Çevre Faktörü: Şirket faaliyetlerinin gezegenimize etkisi, özellikle enerji kullanımı, atıklar, hammadde temini, karbon emisyonu, su kullanımı ve geri dönüşüm

2-Sosyal Faktörler: Şirket çalışanları ve daha geniş gruba etkisi, çeşitlilik, çalışan hakları, sosyal yardım aktiviteleri, toplumsal çalışmalara katılım

3-Kurumsal Yönetim: Şirketin nasıl yönetildiği, nasıl kontrol edildiği, yönetim kurulunun nasıl oluştuğu, yönetim kurulundaki bağımsız üye sayısı vb

Bu üç konudaki hesap verebilirlik artık yatırım dünyasında bir norm haline gelmiş durumda. Şirketlerin kârlılık ve pazar payının yanı sıra tüm bu çevresel, yönetimsel ve çalışanlarla etkileşim faktörlerini ciddiye almaları gerekiyor. Bir şirketin ESG skoru artık yatırım almak veya borsadaki imkanlardan yararlanmak için önemli bir kriter haline geldi.

İşte İnsan Kaynaklarını Yakından İlgilendiren Kısım!

Konunun İnsan Kaynaklarını ilgilendiren kısmı tabii ki sosyal alan… Şirketin çalışanlarıyla entegrasyonu şirket kültürünün kapsayıcılık çeşitlilik konusunda geliştirilmesi de bunlardan bir tanesi.

Çalışan deneyimine önem vermek, iş yaşam dengesi, esnek çalışma, uzaktan çalışma, cinsiyet eşitliği gibi konular artık trend olmaktan çıkıp bir gereklilik haline geldi. Kapsayıcılık ve eşitlik konusu da yine İnsan Kaynaklarının ana konularından biri.

İnsan Kaynaklarının aşağıdaki konulardan her biri için ayrı ayrı sürdürülebilir adımlar atması gerekiyor. Gruplandırırsak:

Çalışana Eşit Yaklaşım

  • Cinsiyet eşitliği
  • Etnik eşitlik
  • Yaş konusunda eşitlik
  • Engellilik konusunda eşitlik
  • Performans yönetimi eşitliği

İş Yaşam Dengesi

  • Doğum izni konusunda kolaylıklar
  • Esnek çalışmaya yaklaşım
  • Yaşlı ebeveyn bakımı konusunda yaklaşımlar
  • Çalışma saatleri
  • Çalışan esenliği
  • Çalışan mutluluk oranı
  • Hastalık, yaşlı bakım izinleri yönetimi
  • Hibrit çalışma

Ücretler

  • Eşit işe eşit ücret politikası
  • Üst düzey yönetici ile çalışanlar arasındaki ücret farkları

Alarm noktaları

  • İş yerinde taciz
  • Mobbing
  • Performans yönetimi eşitsizlikleri

İnsan yönetimi ve bunun çevresel faktörlere etkileri konusunda hesap verebilir olmak konusu İnsan Kaynaklarının geliştirmesi ve odaklanması gereken konuların başında geliyor. Haliyle İnsan Kaynaklarının bu kasını çok güçlendirmesi gerekiyor.

Yukarıda belirttiğimiz sosyal alan kriterlerinin bazıları, kurumsal yönetim alanını da direkt olarak ilgilendiriyor. Örneğin yönetim kurulunda tarafsız üye olması ya da yönetim kurulundaki kadın-erkek oranı gibi kimi metrikler hem kurumsal yönetim alanını hem de sosyal alanı aynı oranda direkt olarak etkiliyor.

Türkiye İçin Bu Metrikler Neyi İfade Ediyor?

Peki, ülkemizde ESG kriterleri önem skalasında nerede kendine yer buluyor? İstanbul Üniversitesi İktisat Bölümünden Prof. Dr. Murat Demiröz bu konuya ilişkin olarak pek iç açıcı şeyler söylemiyor. Ülkemizdeki firmaların çoğunluğunun KOBİ olduğunu ve son 20 yıldır sınai ve tarım alanlarından hizmet sektörüne geçiş trendinin devam ettiğini belirten Demiröz, ülke olarak bu kriterlerin çok uzağında olduğumuzu belirtiyor. Global ölçekte ESG kriterlerine göre dağıtılmış kredilerin 17 trilyon dolara eriştiğini, Türkiye’nin bu alandaki hacminin sadece binde 75 olduğunun altını çiziyor.

Çevresel, Sosyal ve Kurumsal Yönetişim: ESG (Enviromental Social Governence)

ESG kriterleri şirketin etik, sosyal ve çevresel etkiler konusunda değerlendirilmesidir ve artık birçok yatırımcı, yatırım kararlarında bu kriterleri norm olarak alıyor. Şirket kültürünün ve değerlerinin ESG prensiplerine uygun hale getirilmesi için İnsan Kaynakları kritik önem taşıyor. Haliyle bu durum İnsan Kaynaklarının stratejik rolünü ciddi biçimde artırıyor. İnsan Kaynaklarının bu sorumluluğu alabilecek bir iş gücünü istihdam etmek üzere hazırlanması ve mevcut personelin bu sorumlulukları ve riskleri bilecek şekilde eğitmesi gerekiyor. Bu işin çıktılarından birisi de insan kaynaklarının ESG kriterlerine uyumlu bir iş ortamı yaratması, yetenekleri şirkete çekecek ve daha angaje olmuş, daha motive çalışanlar yaratması olacaktır.

Normal bir işleyişte de zaten bu konuların İnsan Kaynaklarının temel vazifelerini oluşturduğunu söylemek mümkün. Ancak tüm bu kriterlerin böylesine önemli olduğunun farkına varmak ve süreçleri bu hassasiyetle sistematik bir biçimde yönetmek gerekiyor.