Skip to main content
search

Son dönemde uygulanan sıkı para politikalarının devam etmesi halinde Türk Lirasının değer kazanacağı öngörülüyor. Uzmanlar, bu kazanımın tarihi için yılın ikinci yarısını işaret ediyor.

IMF ve OECD’ye göre küresel ekonomi 2023 yılında yüzde 3 büyüdü. Türkiye ekonomisi ise geçtiğimiz yıl yüzde 4 büyüdü. Ancak 2024’te bu dilimlerin biraz daha küçüleceği öngörülüyor. Türkiye ekonomisine ilişkin tahminlemeler ise şu şekilde:

  • OECD’ye göre 2024 yılında Türkiye ekonomisi yüzde 2,9 büyüyecek,
  • IMF’e göre 2024 yılında Türkiye ekonomisi yüzde 3 büyüyecek,
  • Dünya Bankası’na göre 2024 yılında Türkiye ekonomisi yüzde 3,1 büyüyecek

Bu durum aslında Türkiye’ye mahsus değil. Bu yıl dünya ekonomisinin büyüme hızında da bir daralma olacağının altı çiziliyor.

Türk halkı olarak son birkaç yıldır enflasyonla kıran kırana geçen bir mücadele içerisindeyiz. Yılın ilk dönemleri özellikle maaşlı çalışanların çok büyük çoğunluğu için “zam dönemi” anlamına geliyor. Zam alınıyor alınmasına ama pek çok kişi bu “zamlı maaşın” ne anlama geldiğini bilmiyor. Son yıllardaki istikrarsız para politikaları yüzünden birkaç aylık bütçe yapmak bile çok zor bir hâl aldı. Aslında ekonomideki büyümenin yavaşlaması iyi bir sonucu ortaya çıkaracak. Çünkü sıkı para politikaları olmadan enflasyonu dizginlemek imkânsız. Sıkı para politikaları da hâliyle ekonomik büyümenin hızını azaltacak.

CEO’lar Bu Yılı Nasıl Görüyor?

Capital Dergi her yıl başında, CEO Club üyelerine yeni yıl beklentilerini sorduğu bir anket çalışması yayımlıyor. Bu yılda Türkiye ekonomisinin lokomotifini oluşturan 270 liderle gerçekleşecek anket sonuçları paylaşıldı.

CEO’lara en büyük risklerinin ne olduğu soruldu. Yüzde 25,5’lik kısım bu soruya “enflasyondaki artışın devam etmesi” olarak cevap verdi. 15,4 ise ihracat pazarının resesyona girmesini en büyük risk olarak nitelendiriyor.

Her 3 CEO’dan biri ise 2024 yılında işlerin ne iyiye ne de kötüye gideceğini, değişen hiçbir şeyin olmayacağını söylüyor. Yüzde 25’i ise bu yıl için umut taşıyor ve “düzelmeye başlayacak” diyor.

Teknoloji Şirketleri Yine Çok İş Yapacak!

Uzun bir süredir istikrarsız sürdürülen para piyasaları yüzünden doğru bütçe ve doğru yatırım yapmanın zorluğundan bahsetmiştim. Para piyasalarında görece bir istikrar başlıyor gibi görünüyor ancak halen daha alınacak çok yol var. Elbette CEO’lar da bu dertten oldukça muzdarip. CEO’ların yüzde 35,5’lik kısmı yeni yılda en temkinli yaklaşacakları konuya “borçlanma” dedi. Yüzde 15’i “yatırım”, yüzde 10’u “yeni alanlara girme”, “yeni istihdam yaratma” ve “satın alma” dedi.

Yatırım yapacak şirketler bile bunu yeni bir şirket alarak ya da klasik risk alarak büyüme şekilleriyle değil, operasyonel verimliliği artırmaya yönelik teknolojilere ve dijitalleşmeye ayıracak. CEO’ların yüzde 25’i en büyük yatırım kalemini dijitalleşme için ayıracak. Özellikle B2B yani işletmeden işletmeye iş yapan teknoloji şirketlerinin bu yıl çok iş yapacağını tahmin etmek zor değil.

Şirketlerin bu yılki büyüme yöntemlerinin tamamen organik olacağını söyleyen CEO’ların oranı yüzde 23. Yüzde 8’e yakın bir oran ise tasarrufla büyüyeceğini, yüzde 4 ise mevcut durumu koruyacağını belirtiyor.

“Pas” Dönemi

Eldeki veriler ve tahminlere göre, şirketlerin şimdilik yılın ortasına kadar pit stop’a giren Formula-1 aracı gibi olacağını gösteriyor. Bu süper aracın şoförü de CEO’lar elbette… Pit stop’ta lastikler değiştirilecek, yakıt ikmali yapılacak, hasarlar onarılacak… Ama belki de en önemlisi rakipler ve zemin iyice etüt edilmiş olacak ve yeni taktikler üzerinde düşünülmeye fırsat bulunacak. Önümüzdeki -en azından- altı aylık sürede şirketler agresif tutumlardan kaçınacak gibi duruyor. Tabii ki piyasalardaki bu durgunluk birçok gizli fırsata da gebe olacak ancak kaybedecek bir şeyleri olanlar muhtemelen elindekini riske atmayacak ve bir süre “pas” diyecek.