Skip to main content
search

Amerika’da eğitimdeyim, uzmanın kapısında 15 dakika sıra bekledim. 5. kattan gelen kişi “Orada sıra yok, bir kat yukarı çıkın.” dedi. Yanımdaki bey ile birbirimize baktık, dedik biz buraya 15 dakikamızı verdik. Vazgeçmek istemiyoruz. Çok saçma olduğunu bile bile 5. katta 15 dakika daha bekledik, her an kuyruk bitebilirdi. Bu sırada bu IT yöneticisi olan bey ile bu saçma hareketin nedenlerini ve iş dünyasındaki yansımaları konuştuk. Ben 5-10 Milyon dolarlık zararlardan bahsederken kendisi bu tür durumların zararını 25 milyon dolardan başlattı.

Nedir bu başlayan ve yıllara yayılan projelere bağlılığımız ?

Bir projeye daha fazla zaman, emek ve para harcadıkça, vazgeçme eğrisinin uzamasından bahsederken aslında “sunk cost fallacy” (batık maliyet yanılgısı) ve bunun neden olduğu vazgeçme zorluğuna atıfta bulunuyorsunuz.

Vazgeçme Eğrisi ve Batık Maliyet Yanılgısı

Vazgeçme Eğrisi: Bir projeye ne kadar çok kaynak (zaman, para, emek) yatırırsanız, o projeden vazgeçme olasılığınızın azalmasına neden olan psikolojik bir durumla karşı karşıya kalırsınız. Bu eğri, projenin başlangıcında daha kısa olabilir; çünkü henüz çok fazla yatırım yapılmamıştır. Ancak, projeye yapılan yatırım arttıkça, vazgeçme zorluğu da artar ve eğri uzar.

Batık Maliyet Yanılgısı: Geçmişte yapılan yatırımların (zaman, para, emek) karar verme sürecinde aşırı derecede dikkate alınmasıdır. Bu yanılgı, bireylerin veya organizasyonların mantıklı bir şekilde vazgeçmeleri gereken bir projeye devam etmelerine neden olur, çünkü halihazırda yapılan yatırımı kaybetme düşüncesi rahatsız edicidir.

Vazgeçme Eğrisinin Uzaması

Zaman ve Emek: Bir projeye uzun süre emek verdiğinizde, duygusal bağlılık artar. Bu bağlılık, projenin başarısız olma olasılığını görmezden gelmeye ve daha fazla yatırım yapmaya teşvik eder.

Para: Büyük miktarda para harcandığında, insanlar veya organizasyonlar bu yatırımı kaybetmemek için projeyi sürdürme eğilimindedir. Bu da vazgeçme eğrisini uzatır ve daha uzun süre boyunca projede kalmaya neden olur.

Stratejik Çıkış

Rasyonel Değerlendirme: Vazgeçme eğrisinin ve batık maliyet yanılgısının farkında olmak, stratejik karar vermeyi kolaylaştırabilir. Projenin gerçek değeri, gelecekteki potansiyel kazançlar ve riskler açısından değerlendirilmelidir, geçmiş yatırımlar değil.

Çıkış Planları: Bir proje planlanırken, belirli kilometre taşlarında durum değerlendirmesi yaparak, gerekirse projeden vazgeçme planları yapılmalıdır. Bu, batık maliyet yanılgısının etkisini azaltabilir.

Özetle, bir projeye ne kadar çok kaynak harcanırsa, o projeden vazgeçmek o kadar zorlaşır ve bu, vazgeçme eğrisinin uzamasına neden olur. Ancak, bu eğrinin farkında olmak, daha rasyonel kararlar almanıza ve gerektiğinde projeden çekilmenize yardımcı olabilir.

Seth Godin, “The Dip” kitabında bir projenin veya girişimin ne zaman devam etmeye değer olduğu ve ne zaman vazgeçmenin en iyi strateji olduğundan bahsediyor. Godin, çabaya değmeyen şeyleri bırakmanın ve enerjinizi gerçekten önemli olan ve başarı potansiyeli taşıyan şeylere odaklamanın kritik olduğunu savunur.

Godin’e göre en başarılı kişiler ve organizasyonlar dibi nasıl aşacaklarını bilirler. Bu kişiler, hangi zorlukların üstesinden gelmeye değer olduğunu ve hangilerinin çıkmaz sokak olduğunu fark ederler.

Dünya Değişiyor

Artık eskisi gibi yıllarca süren ERP projelerinin bitişini eli böğründe bekleyen jenerasyonlar yok. Bu alıntıyı sevgili yönetim danışmanı Mehmet Yücel Atış’tan aldım. “Projeye içerideki direncin süre uzadıkça büyümesi, proje takvimine uyum gibi etkileyen çok faktör var. Sonuç olarak, kurumsal ve tüm süreçleri kapsayabilen tek bir yazılım beklentisi yerini; küçük, fonksiyonel, birbirine entegre olabilen, hızlı kullanıma alınabilen, maliyeti düşük, teknolojik ve dijital gelişmelere hızlı uyum sağlayabilen ürün ve hizmetlere kayış hızlandı.”

Artık büyük organizasyonlar tüm sorunlarını çözmeyi vadeden tekil ve büyük sistemler yerine dikeyde uzmanlaşan, kolay entegre olan bir sistemler senfonisini yönetiyorlar. Bu sistemlerden biri de İK’da yasal süreçler üzerine uzmanlaşmış (HR Reg Tech) bıçağını bu alanda her gün keskinleştiren Datassist’e ait.

Kendi teknolojik altyapısını kullanmanın avantajıyla sunduğu entegrasyon çözümleri ile Datassist, müşterilerinin sistemleriyle uyum içerisinde çalışan Bordro ve İK regülasyonlarını merkeze alan bir entegrasyon ekosistemi sunuyor.

Datassist’in özgün teknolojik altyapısı; SAP, SuccessFactors, Workday, Oracle gibi ERP’ler kullanan kurumsal şirketlere geniş bir ekosistemin içerisinde bordro süreçlerini sorunsuz bir şekilde by-pass etme olanağı sunuyor. Şirketin ERP sistemi üzerinde çalışması için regülasyon uyumluluğu gereksinimi olan, en az 1 yıl sürecek ve milyon dolarlar seviyesinde yatırım ve sürdürme maliyetleri yaratacak bir ERP/Payroll projesi artık herkes için dehşet verici bir yorgunluk ve mali kayıp anlamına geliyor. Bunun yanında haftalarla ölçülebilecek bir sürede şirketin tüm dağınık verilerini input olarak kendi altyapısında toplayan ve bordro kapanışı ile Finans sistemlerinde ay kapanışlarını dijital olarak el değmeden tamamlayan Datassist Enterprise Payroll ekosistemi, çalışan sayısı 1000’i aşan şirketler için müthiş bir konfor alanı yaratıyor.

Zaman ve para yatırdığımız projeler mi, yoksa organizasyonumuzun geleceği mi bağlı olmamız gereken?