Kadınların iş kurma potansiyeli eskisine göre çok daha yüksek olsa da kadınlar tarafından kurulan şirketler veya kadın girişimciliğinden bahsedildiğinde hala ev kadınlığına, anneliğe özgü girişimler öne çıkarılmaya devam ediyor. Bir erkek anlayışı ya da bakışı ile kadın girişimci denildiğinde; uzunca bir süre dükkan açmış, reçel satan ya da mantı yapan kadınlar akla geldi. Yani kadınların kurabileceği iş türleri hakkında bir stereotip algımız var. Halbuki kadınlar mikro krediler ile bile yeni işler yaratmayı bildiler ve kredi geri dönüşleri her zaman yüksek oldu.
Oysa devir çok hızlı değişiyor. Yeni fikirlerin eskisinden çok daha kolay bir şekilde yatırıma dönüştüğü günümüzde Risk Sermayesi girişimler kurmak, hızlı büyümek mümkün. Ülkemizde de girişim sermayesi konusunda 2000’li yılların ortasında başlayan hareket, geçtiğimiz 10 yılda hem yasaların desteği hem de sermaye dünyasının ilgisi ile yeni bir boyut kazandı. Ancak hem dünyada hem ülkemizde risk sermayesi erkek egemen bir alan olmaya devam ediyor. Dünyada kadın kurucular toplam risk sermayesi potansiyelinin sadece yüzde 15’ini kullanıyorlarmış.
Kadın kurucuların risk sermayedarlarından daha az finansman almasının nedenlerine bakarsak; risk sermayesi dünyasındaki erkek ve kadın kurucular arasındaki finansman eşitsizliği, sistemik önyargılar, cinsiyet stereotipleri ve yapısal engeller de dahil olmak üzere çeşitli faktörler var.
Tabi ki sürpriz olmayan bir neden, kadın girişimlerine gösterilen önyargı:
Araştırmalar, risk sermayesi endüstrisinde cinsiyet önyargısının mevcut olduğunu ve yatırımcıların kadınların liderliğindeki girişimlerden ziyade erkek liderliğindeki girişimlere yatırım yapma olasılığının daha yüksek olduğunu gösterdi. Bu önyargı, kadınların lider olarak yeteneklerine ilişkin varsayımlar veya yazının başında bahsettiğim kadın girişimcinin toplumdaki stereotip algısı.
Network Olanakları
Risk Sermayesi endüstrisi networklere bağımlıdır ve erkek kurucular genellikle kadın meslektaşlarına göre daha büyük ve daha etkili network olanaklarına sahiptir. Bu, erkek kuruculara sermaye ve kaynaklara daha fazla erişim sağlamanın yanı sıra deneyimli girişimciler ve yatırımcılardan mentörlük ve destek için daha fazla fırsat sağlayabilir.
Model Eşleştirme
Risk sermayedarları, yatırım kararları verirken, belirli önyargılı başarı kavramlarına uyan startup’ları ve kurucuları ararken genellikle model tanımaya güvenirler. Bu, pek çok yatırımcının sahip olduğu basmakalıp başarılı girişimci imajına uymayan kadın kurucular için dezavantaj oluşturabilir.
Temsil Eksikliği
Risk sermayesi endüstrisi ağırlıklı olarak erkek egemendir, risk sermayesi firmalarındaki yatırımcıların ve karar vericilerin çoğunluğunu erkekler oluşturmaktadır. Kadınların ağırlıklı olduğu dernekler, meslek odaları, hobi ya da ilgi kulüpleri erkeklere oranla çok daha azdır. Bu çeşitlilik eksikliği, kadın kurucuları daha az destekleyen, onların ihtiyaçlarına ve bakış açılarına daha az uyum sağlayan bir kültür oluşturuyor.
Kadın girişimcilerin riskli bulunması:
Bazı araştırmalar, risk sermayedarlarının kadın liderliğindeki girişimlere yatırım yapma konusunda daha fazla riskten kaçınabileceğini, onları daha yüksek risk olarak algıladıklarını veya önemli getiri elde etme olasılıklarının daha düşük olduğunu öne sürüyor. Bu riskten kaçınma, kadın kurucuların daha küçük yatırımlar almasına veya erkek liderliğindeki girişimler lehine devredilmesine neden olabilir. İyi niyetli yatırımcılar bile, liderlik niteliklerini erkeksi özelliklerle ilişkilendirmek veya kadın tüketicileri hedef alan ürün veya hizmetlerin pazar potansiyelini küçümsemek gibi karar verme süreçlerini etkileyen bilinçsiz önyargılara sahip olabilirler.
Genel olarak daha az kadın yatırımcı olması:
Risk sermayesi endüstrisinde kadınların yetersiz temsili kurucuların ötesinde yatırımcıların kendilerine kadar uzanıyor. Yumurta-tavuk hikayesi gibi daha az kadın yatırımcı daha az risk sermayesinin kadınlar lehine kullanılması demek. Silikon vadisinde çok büyük yatırımlar getiren hareketler PayPal Mafyası diye adlandırılan birbirini tanıyan, destekleyen bir grup yatırımcı tarafından oluşturuldu.
Bu anlamda olması gereken kadın yatırımcı sayısının artması en başta geliyor. Çünkü kadınlara yine en çok kadınlar destek olacak ve anlayacaktır. Bu eşitsizliklerin ele alınması, hem yatırımcıların hem de daha geniş girişimcilik ekosisteminin önyargıları tanıması ve bunlara meydan okuması, çeşitliliği ve katılımı artırmak, kadın kuruculara mentörlük ve destek sağlaması ve cinsiyete bakılmaksızın tüm girişimciler için daha adil finansman fırsatları yaratması için ortak çaba göstermesini gerektiriyor. Bunun öncü hareketi, kadınlar arasında melek yatırımcı sayısının artması. Ülkemizde ve birçok ülkede melek yatırımcılar için çeşitli vergi avantajları var, üstelik melek yatırımcı olmak için milyoner olmak gerekmiyor.
Arya Kadın Yatırım Platformu
Kadın girişimciliğinin sürdürülebilir olmasına katkı sağlamak, daha fazla kadını yatırımcıyı ekosisteme kazandırma konusunda cesaretlendirmek ve kadının her alanda güçlenmesine katkı sağlayabilmek adına sosyal girişim olarak kurulan Arya Kadın Yatırım Platformu, 2013 yılında başladığı yolculukta, 2018’den itibaren İş Bankası’nın da desteğini alarak 5.4 milyar dolar yatırımla birlikte büyük etki yaratmayı başarırken, melek yatırımcı ağında 300’den fazla kadın lider barındırıyor.
Arya Kadın Yatırım Platformu, Türkiye İş Bankası ve Maxis iş birliğinde kurulan Arya Girişim Sermayesi Yatırım Fonu, yalnızca Türkiye’nin değil Ortadoğu ve Afrika ülkelerinin ilk kadın yatırım fonu. 2023 yılında yatırımlarına başlayan Arya Girişim Sermayesi Yatırım Fonu, şimdilerinde hızla büyüyen portföyünde Türkiye’nin en başarılı, kadın liderliğinde büyüyen teknoloji girişimlerine yatırım yapıyor.
Fon, bu kapsayıcı ve etkinleştirici özelliğiyle Türkiye girişimcilik ekosistemi açısından çok önemli ve oyunu değiştiren bir yere sahip.